 |
|
Aile Konut Serhi
Aile konutu, ailenin devamli olarak ikametine ayrilan konuttur. Medeni Kanunun 19. Maddesinde aile konutunun bulundugu yere yerlesim yeri adi verilmistir. Buna göre; yerlesim yeri, bir ailenin sürekli kalmak niyetiyle oturdugu yerdir. Bir ailenin ayni zamanda birden fazla yerlesim yeri olamaz. Demek ki, bir ailenin birden fazla aile konutu olamaz. Medeni Kanunun 19. Maddesinde sözü edilen yerlesim yerindeki konut aile konutudur Bir aile pek çok yerde konut sahibi olabilir, ancak bunlardan sadece birisi medeni kanunun aradigi anlamda aile konutudur. Tapudaki vasfi dükkan, isyeri gibi vasiflar olan yerler aile konutu olamaz. Ancak tapudaki vasfi arsa, bag, tarla gibi olan yerler üzerinde konut yapilmis ve cins degisikligi henüz yapilmamis yerlerde aile konutu bulundugu iddia edilirse ilgili muhtarligin yazisi ile bu parseller üzerinde aile konutu bulundugu kabul edilebilir.
Aile konutu esas itibariyle Medeni Kanunun 194, 240, 254, 279 ve 652. Maddelerinde düzenlenmistir.
194. Maddeye göre; Eslerden biri, diger esin açik rizasi bulunmadikça, aile konutu ile ilgili kira sözlesmesini feshedemez, aile konutunu devredemez veya aile konutu üzerindeki haklari sinirlayamaz.
Rizayi saglayamayan veya hakli bir sebep olmadan kendisine riza verilmeyen es, hakimin müdahalesini isteyebilir.
Aile konutu olarak özgülenen tasinmaz malin maliki olmayan es, tapu kütügüne konutla ilgili gerekli serhin verilmesini isteyebilir.
Aile konutu eslerden biri tarafindan kira ile saglanmissa, sözlesmenin tarafi olmayan es, kiralayana yapacagi bildirimle sözlesmenin tarafi haline gelir ve bildirimde bulunan es digeri ile müteselsilen sorumlu olur.
Aile konutu eslerden ikisi adina payli mülkiyet seklinde olabilecegi gibi, eslerden birisinin tam mülkiyetinde veya üçüncü kisilerle payli mülkiyet seklinde de olabilir. Esler arasinda payli mülkiyet halinde kayitli ise aile konutu serhini tapu kütügüne yazmaya gerek yoktur. Zira, Medeni Kanunun 233. Maddesinde ... eslerden biri digerinin rizasi olmadan payli mülkiyet konusu maldaki payi üzerinde tasarrufta bulunamaz. hükmü getirilmistir. Ancak esler arasinda payli mülkiyet konusu tasinmazi üzerine de aile konutu belirtmesi islenmesinde bir sakinca yoktur.
Tapu kütügünün serhler sütununda aile konutu olduguna dair bir serh yoksa karine olarak orasi aile konutu degildir.
Aile konutu serhi tapuda malik olmayan esin talebi üzerine tapu kütügünün serhler sütununa islenir. Eslerden ikisi birlikte gelerek de istemde bulunabilirler. Bu serh aile birligini korumak amaciyla öngörülmüstür. Bu itibarla, serh tapu kütügüne islendikten sonra malik olan diger esin bu konuta özgü tasarruf yetkisi kisitlanmis olur. Artik belirtmeyi koyduran esin yazili rizasi olmadikça aile konutu baskasina devredilemez, üzerinde ipotek, intifa, sükna gibi ayni haklar ile kira gibi kullanimi sinirlayici sahsi haklar kurulamaz. Diger esin rizasi alinmadikça, konut niteligini bozucu cins degisikligi yapilamaz.
Aile konutu kira yolu ile saglanmissa sözlesmenin tarafi olmayan es, kiralayana noterden yapacagi bildirimle sözlesmenin tarafi haline gelir. Artik kendisi de kiraci sayilir. Bu kira sözlesmesi tapuya serh edilmis olsa bile kira yolu ile temin edilmis mülkiyeti baskasina ait konutun beyanlar sütununa aile konutu belirtmesi yapmaya gerek yoktur. Zira kanun sadece esin malik olmasi halinde onun tasarruf yetkisini engellemek için bu imkani tanimistir.
Aile konutu intifa, sükna üst hakki gibi ayni haklar kurularak temin edilmis ise bu tasinmazlar üzerine aile konutu belirtmesi düsülmesi mümkündür. Bu halde hak sahibi olan es diger esin rizasini almadan lehine olan bu haklari süresinden önce terkin ettiremez.
Istenen Belgeler
1- Aile konutunun bulundugu yerden alinmis ailenin yerlesim yeri (ikametgah) belgesi,
2- Istemde bulunan esin, tapudaki malikin esi olduguna dair evlenme cüzdani,
3- Istemde bulunanin nüfus cüzdani veya pasaportu, varsa bir adet vesikalik fotografi.
Islemin Mali Yönü
Aile konutu serhinin tapu kütügüne yazimi için her hangi bir harç veya vergi alinamaz.
MAL BIRLIGI ISTEMI
Kari - koca evlilik mukavelesi ile veya evliligin devami sirasinda mal birligi rejimini kabul edebilirler (MK.191). Mal birliginde evlilik mukavelesi ile istisna edilenler hariç olmak üzere evlenme zamaninda her birinin malik oldugu ve evliligin devami sirasinda iktisap eyledigi bütün mallar birlige dahil olur. Koca kendisine ait ve birlige dahil mallarin tümünün tasarruf hakkina sahip olur. Birlige dahil olan veya birlige dahil olmak üzere sonradan iktisap edilen mallarin kayitlarina mal birliginden ve mukaveleden söz edilerek gerekli harçlar tahsil edildikten sonra serh düsülür (TKGM.Gn.718). Birlige dahil mallari koca, karisinin rizasini almadan tasarruf edebilir. Birligin hukuki temsilcisi kocadir. Ancak yeni kazanilacak mallar da birlige dahil olur. Bu nedenle birligin dagilmasi halinde mallar kari koca arasinda mukavelede gösterildigi sekilde tasfiye olunacaktir. Mukavelede tasfiyeye yönelik hüküm yoksa kari kocanin birlikteki paylari esit kabul edilerek tasfiyede ona göre yapilacaktir. Mal birligi rejiminin kabulünden sonra kariya miras veya bagis yolu ile gelen mallarda birlige dahil olmakla beraber bunlarda koca karisinin iznini almadan tasarruf yapamaz. Çünkü bunlar karinin birlige dahil sahsi mallaridir.
Islemin Mali Yönü
Harçlar Kanununa ekli (4) sayili Tarifenin 9. Pozisyonuna göre mal birliginin serhinde kayitli deger üzerinden, Binde 5.4 oraninda harç tahsili gerekir.
ESLER ARASINDAKI HUKUKI ISLEMLER
Eski Medeni Kanununun 169. Maddesinden kaynaklanan kari-koca arasinda islem yapabilmek için sulh hakiminin iznini alma kurali, Yeni Medeni Kanunun 193. Maddesi ile kaldirilmistir. Yeni Medeni Kanunun 193. Maddesi; Kanunda aksine hüküm bulunmadikça, eslerden her biri digeri ve üçüncü kisilerle her türlü hukuki islemi yapabilir. Hükmündedir. Görülecegi gibi yeni medeni kanun eskisinin kadini kocaya karsi koruma mantigindan ayrilmis ve esler arasindaki hukuki islemleri özgürce yapabilmelerine olanak saglamistir. Esler, aralarinda satis bagis, trampa, irtifak, satis vaadi ve ipotek gibi her nevi hukuki islem yapabilirler. Kadinin kocasi yararina üçüncü kisilere karsi borç altina girmesinde de her hangi bir sakinca yoktur. Bunun için hakimin iznin veya onayini almak gerekmez.
ESLERIN MALLARI ÜZERINDE TASARRUF YETKILERI
Yeni Medeni Kanunun aksine sözlesme olmadikça esler için kabul ettigi yasal mal rejiminin adi Edinilmis Mallara Katilma Rejimidir. Bu mal rejimi Medeni Kanunun 218-242. Maddelerinde düzenlenmistir. Baska bir mal rejimini sözlesme yaparak kabul etmedikçe tüm evliler ve evlenecekler bu rejime tabidir.
Medeni Kanunun Yönetim, Yararlanma ve Tasarruf basligini tasiyan 223. Maddesi; Her es, yasal sinirlar içerisinde kisisel mallari ile edinilmis mallarini yönetme, bunlardan yararlanma ve bunlar üzerinde tasarrufta bulunma hakkina sahiptir.
Aksine anlasma olmadikça, eslerden biri digerinin rizasi olmadan payli mülkiyet konusu maldaki payi üzerinde tasarrufta bulunamaz. Hükmündedir. Buna göre esler tüm mallari üzerinde diledikleri gibi yönetim, yararlanma ve tasarruf haklari vardir. Mallarinin tamamini veya bir kismini diger ese veya üçüncü bir kisiye satabilir, bagislayabilir, trampa yapabilir, rehin edebilir, irtifak haklari ve kisisel haklar kurabilir. Her hangi bir tasarruf için diger esin rizasini almaya gerek yoktur. Her es evlilik birliginin kurulmasindan önce veya sonra edinmis olduklari tüm mallari diledikleri gibi tasarruf edebilirler. Yasal mal rejiminin tapuya yönelik hükümleri bosanma halinde önem kazanacaktir.
Ancak kanun koyucu esler arasinda payli mülkiyet olarak kayitli mallar üzerinde bu tür tasarruflari diger esin iznine tabi tutmustur. 223. Maddenin ikinci fikrasindaki payli mülkiyet konusu ibaresini, esler arasinda payli mülkiyet konusu olarak esas almak gerekir. Esle üçüncü kisiler arasinda payli mülkiyet olarak kayitli mallar üzerinde tasarruf için bu izne ihtiyaç yoktur. Fakat, esle diger es ve üçüncü kisiler arasinda payli mülkiyet olarak kayitli yerlerde esin diger hissedarlar veya disardan birisi ile yapacagi tasarruflar için bu izne ihtiyaç vardir.
ESLERIN EDINDIKLERI TASINMAZLARIN ADLARINA TESCIL SEKLI
Her hangi bir mal rejimi seçmemis esler yasal mal rejimine tabi olmaktadir.
Yasal mal rejiminde eslerin evlilik birliginden önce edinilmis veya sonra edinilecek
mallarin önceki kanun döneminde oldugu gibi kendi adlarina tapuda tescili yapilir.
Her esin mali kendi adina tescil edilir, yasal mal rejiminde esler adina payli mülkiyet
olarak tescil söz konusu degildir. Ancak bosanma halinde, mahkeme kararina istinaden diger...
Aile konutu esas itibariyle Medeni Kanunun 194, 240, 254, 279 ve 652. Maddelerinde düzenlenmistir.
194. Maddeye göre; Eslerden biri, diger esin açik rizasi bulunmadikça, aile konutu ile ilgili kira sözlesmesini feshedemez, aile konutunu devredemez veya aile konutu üzerindeki haklari sinirlayamaz.
Rizayi saglayamayan veya hakli bir sebep olmadan kendisine riza verilmeyen es, hakimin müdahalesini isteyebilir.
Aile konutu olarak özgülenen tasinmaz malin maliki olmayan es, tapu kütügüne konutla ilgili gerekli serhin verilmesini isteyebilir.
Aile konutu eslerden biri tarafindan kira ile saglanmissa, sözlesmenin tarafi olmayan es, kiralayana yapacagi bildirimle sözlesmenin tarafi haline gelir ve bildirimde bulunan es digeri ile müteselsilen sorumlu olur.
Aile konutu eslerden ikisi adina payli mülkiyet seklinde olabilecegi gibi, eslerden birisinin tam mülkiyetinde veya üçüncü kisilerle payli mülkiyet seklinde de olabilir. Esler arasinda payli mülkiyet halinde kayitli ise aile konutu serhini tapu kütügüne yazmaya gerek yoktur. Zira, Medeni Kanunun 233. Maddesinde ... eslerden biri digerinin rizasi olmadan payli mülkiyet konusu maldaki payi üzerinde tasarrufta bulunamaz. hükmü getirilmistir. Ancak esler arasinda payli mülkiyet konusu tasinmazi üzerine de aile konutu belirtmesi islenmesinde bir sakinca yoktur.
Tapu kütügünün serhler sütununda aile konutu olduguna dair bir serh yoksa karine olarak orasi aile konutu degildir.
Aile konutu serhi tapuda malik olmayan esin talebi üzerine tapu kütügünün serhler sütununa islenir. Eslerden ikisi birlikte gelerek de istemde bulunabilirler. Bu serh aile birligini korumak amaciyla öngörülmüstür. Bu itibarla, serh tapu kütügüne islendikten sonra malik olan diger esin bu konuta özgü tasarruf yetkisi kisitlanmis olur. Artik belirtmeyi koyduran esin yazili rizasi olmadikça aile konutu baskasina devredilemez, üzerinde ipotek, intifa, sükna gibi ayni haklar ile kira gibi kullanimi sinirlayici sahsi haklar kurulamaz. Diger esin rizasi alinmadikça, konut niteligini bozucu cins degisikligi yapilamaz.
Aile konutu kira yolu ile saglanmissa sözlesmenin tarafi olmayan es, kiralayana noterden yapacagi bildirimle sözlesmenin tarafi haline gelir. Artik kendisi de kiraci sayilir. Bu kira sözlesmesi tapuya serh edilmis olsa bile kira yolu ile temin edilmis mülkiyeti baskasina ait konutun beyanlar sütununa aile konutu belirtmesi yapmaya gerek yoktur. Zira kanun sadece esin malik olmasi halinde onun tasarruf yetkisini engellemek için bu imkani tanimistir.
Aile konutu intifa, sükna üst hakki gibi ayni haklar kurularak temin edilmis ise bu tasinmazlar üzerine aile konutu belirtmesi düsülmesi mümkündür. Bu halde hak sahibi olan es diger esin rizasini almadan lehine olan bu haklari süresinden önce terkin ettiremez.
Istenen Belgeler
1- Aile konutunun bulundugu yerden alinmis ailenin yerlesim yeri (ikametgah) belgesi,
2- Istemde bulunan esin, tapudaki malikin esi olduguna dair evlenme cüzdani,
3- Istemde bulunanin nüfus cüzdani veya pasaportu, varsa bir adet vesikalik fotografi.
Islemin Mali Yönü
Aile konutu serhinin tapu kütügüne yazimi için her hangi bir harç veya vergi alinamaz.
MAL BIRLIGI ISTEMI
Kari - koca evlilik mukavelesi ile veya evliligin devami sirasinda mal birligi rejimini kabul edebilirler (MK.191). Mal birliginde evlilik mukavelesi ile istisna edilenler hariç olmak üzere evlenme zamaninda her birinin malik oldugu ve evliligin devami sirasinda iktisap eyledigi bütün mallar birlige dahil olur. Koca kendisine ait ve birlige dahil mallarin tümünün tasarruf hakkina sahip olur. Birlige dahil olan veya birlige dahil olmak üzere sonradan iktisap edilen mallarin kayitlarina mal birliginden ve mukaveleden söz edilerek gerekli harçlar tahsil edildikten sonra serh düsülür (TKGM.Gn.718). Birlige dahil mallari koca, karisinin rizasini almadan tasarruf edebilir. Birligin hukuki temsilcisi kocadir. Ancak yeni kazanilacak mallar da birlige dahil olur. Bu nedenle birligin dagilmasi halinde mallar kari koca arasinda mukavelede gösterildigi sekilde tasfiye olunacaktir. Mukavelede tasfiyeye yönelik hüküm yoksa kari kocanin birlikteki paylari esit kabul edilerek tasfiyede ona göre yapilacaktir. Mal birligi rejiminin kabulünden sonra kariya miras veya bagis yolu ile gelen mallarda birlige dahil olmakla beraber bunlarda koca karisinin iznini almadan tasarruf yapamaz. Çünkü bunlar karinin birlige dahil sahsi mallaridir.
Islemin Mali Yönü
Harçlar Kanununa ekli (4) sayili Tarifenin 9. Pozisyonuna göre mal birliginin serhinde kayitli deger üzerinden, Binde 5.4 oraninda harç tahsili gerekir.
ESLER ARASINDAKI HUKUKI ISLEMLER
Eski Medeni Kanununun 169. Maddesinden kaynaklanan kari-koca arasinda islem yapabilmek için sulh hakiminin iznini alma kurali, Yeni Medeni Kanunun 193. Maddesi ile kaldirilmistir. Yeni Medeni Kanunun 193. Maddesi; Kanunda aksine hüküm bulunmadikça, eslerden her biri digeri ve üçüncü kisilerle her türlü hukuki islemi yapabilir. Hükmündedir. Görülecegi gibi yeni medeni kanun eskisinin kadini kocaya karsi koruma mantigindan ayrilmis ve esler arasindaki hukuki islemleri özgürce yapabilmelerine olanak saglamistir. Esler, aralarinda satis bagis, trampa, irtifak, satis vaadi ve ipotek gibi her nevi hukuki islem yapabilirler. Kadinin kocasi yararina üçüncü kisilere karsi borç altina girmesinde de her hangi bir sakinca yoktur. Bunun için hakimin iznin veya onayini almak gerekmez.
ESLERIN MALLARI ÜZERINDE TASARRUF YETKILERI
Yeni Medeni Kanunun aksine sözlesme olmadikça esler için kabul ettigi yasal mal rejiminin adi Edinilmis Mallara Katilma Rejimidir. Bu mal rejimi Medeni Kanunun 218-242. Maddelerinde düzenlenmistir. Baska bir mal rejimini sözlesme yaparak kabul etmedikçe tüm evliler ve evlenecekler bu rejime tabidir.
Medeni Kanunun Yönetim, Yararlanma ve Tasarruf basligini tasiyan 223. Maddesi; Her es, yasal sinirlar içerisinde kisisel mallari ile edinilmis mallarini yönetme, bunlardan yararlanma ve bunlar üzerinde tasarrufta bulunma hakkina sahiptir.
Aksine anlasma olmadikça, eslerden biri digerinin rizasi olmadan payli mülkiyet konusu maldaki payi üzerinde tasarrufta bulunamaz. Hükmündedir. Buna göre esler tüm mallari üzerinde diledikleri gibi yönetim, yararlanma ve tasarruf haklari vardir. Mallarinin tamamini veya bir kismini diger ese veya üçüncü bir kisiye satabilir, bagislayabilir, trampa yapabilir, rehin edebilir, irtifak haklari ve kisisel haklar kurabilir. Her hangi bir tasarruf için diger esin rizasini almaya gerek yoktur. Her es evlilik birliginin kurulmasindan önce veya sonra edinmis olduklari tüm mallari diledikleri gibi tasarruf edebilirler. Yasal mal rejiminin tapuya yönelik hükümleri bosanma halinde önem kazanacaktir.
Ancak kanun koyucu esler arasinda payli mülkiyet olarak kayitli mallar üzerinde bu tür tasarruflari diger esin iznine tabi tutmustur. 223. Maddenin ikinci fikrasindaki payli mülkiyet konusu ibaresini, esler arasinda payli mülkiyet konusu olarak esas almak gerekir. Esle üçüncü kisiler arasinda payli mülkiyet olarak kayitli mallar üzerinde tasarruf için bu izne ihtiyaç yoktur. Fakat, esle diger es ve üçüncü kisiler arasinda payli mülkiyet olarak kayitli yerlerde esin diger hissedarlar veya disardan birisi ile yapacagi tasarruflar için bu izne ihtiyaç vardir.
ESLERIN EDINDIKLERI TASINMAZLARIN ADLARINA TESCIL SEKLI
Her hangi bir mal rejimi seçmemis esler yasal mal rejimine tabi olmaktadir.
Yasal mal rejiminde eslerin evlilik birliginden önce edinilmis veya sonra edinilecek
mallarin önceki kanun döneminde oldugu gibi kendi adlarina tapuda tescili yapilir.
Her esin mali kendi adina tescil edilir, yasal mal rejiminde esler adina payli mülkiyet
olarak tescil söz konusu degildir. Ancak bosanma halinde, mahkeme kararina istinaden diger...
 |
 |
 |
 |